5 Eylül 2009 Cumartesi

Ay - 02.09.2009

2 Eylül akşamı. Ay'ın artık evresi iyice ilerlemiş, dolunay olduğu için gökyüzünde gözleyeceğim tek nesne Ay ve -belki- Jüpiter'di. Zira Ay'ın ışığı istemediğimiz doğal ışık kirliliğinin yegâne kaynağı. Yine de Ay'ın kendisi de tam bir gözlem konusu. Yüzeyindeki yüzlerce oluşumu izlemek kesinlikle keyif verici. Yandaki fotoğrafta Ay'ın güney yarıküresine yakın bir bölge görülüyor. Büyük ışın kraterinin adı Tycho. İsmini Danimarkalı büyük astronom Tycho Brahe'den almış. Gözlem zamanının çoğunu Jüpiter'le harcadığım için iyice kenara kaymış ve kaybolmasına (yn: ki benim literatürümdeki kaybolmak deyimi gözlemleyememem anlamına geliyor...) az kalmıştı. Hemen birkaç görüntü çekmeye başladım. Ay dolun evresine yaklaştığında size verecek ayrıntının çoğu artık Güneşi kenardan gören kısımlarında belirir. Zira Ay'ın tamamen aydınlanması onu daha parlak yapabilir ama ayrıntıların hemen hepsini yok eder çünkü gölgeler oluşmaz; ışınlar dik gelir. Soldaki görüntüde ise barlow kullandım. Belirgin kraterler üstten aşağıya sırasıyla Cavalerius, Hevelius, Grimaldi. Ay üzerindeki isimlendirmeler genelde ünlü ve şu anda yaşamayan her kültürden bilim adamları, sanatçılar, kaşifler ve bilginlerin ve dünyadaki bazı yüzey şekillerinin isimleri verilmiş. Ay'daki kraterlerde Türklerden de izleri görmek mümkün. Bunlardan Uluğ Bey ve İbn-i Sina kraterleri ve Toros sıradağlarını örnek verebilirim. Bunun gibi 23 tane daha isim var.

Hiç yorum yok: